Kelimeler: geldi
Geldi kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?
21. Sonra İzzet Bey isminde, oldukça genç bir kaymakam geldi.
22. Yavaş yavaş kasabanın dışına kadar uzanarak Büyükçayın kenarına geldi.
23. Bir aralık burnuna zeytinlerin vakur kokusuna benzemeyen bir koku geldi.
24. Kızım hastaydı, Yusuf Ağamız pirinçle yağ aldı, hatır sormaya geldi.
25. Fakat birdenbire aklına Kaymakama kendisinden bahsedenin Hilmi Bey olması ihtimali geldi.
26. Tam o sırada Şakir in en iyi arkadaşı Hacı Ethem geldi.
27. Yusuf gocuğuna bürünmüş, hızlı adımlarla AşağıV.ırşıdan geçerken Hacı Eteme rast geldi.
28. Ali gözünün önüne geldi ve dudakları yarı merhamet, yarı istihfaf ile büküldü.
29. Biri bana da saldırdı ya, aşağıdan başka biri geldi, öbürünü aldı götürdü.
30. Birkaç şeddi daha atladıktan sonra aşağıda, düzlükteyken gözüne aldığı ağaç kümesine geldi.
31. Bir aralık aklına Muazzezi kaçırdığı gün, öğleyin eve gelirken çocukların kovaladıkları arı geldi.
32. Boş teldolap, boş torbaların yığıldığı yeşil sandık gözünün önüne geldi: Ah, nasıl oldu?
33. Oraya, o küçük ve çukur yere gidip gömülmek mecburiyeti ona pek acı geldi.
34. Biraz sonra kapı çalındı ve karşıki komşu saatçi Rakım Efendinin yedi yaşındaki oğlu geldi.
35. Birdenbire aklına babasının bir lafı geldi: Kızılbaş köyünde, Yusuf Ayvalıkta arabacılık yapmaktan bahsederken, Salâhattin
36. Hatıraları Muazzeze doğru kayınca aklına başka bir gece, hiç de tatlı olmayan bir gece geldi.
37. Kaşlarının çatıklığı ile garip bir tezat teşkil eden bu gülüş, Yusuf a tamamen yabancı geldi.
38. Kenarda dizilip, gözleriyle kendini takip eden birçok insanın önünden geçerek meydandaki caminin yanına kadar geldi.
39. Yalnız bir şeye aklım ermiyor: Şakir; zevkinde, safasında bir serseriydi; evlenmek aklına nereden geldi acaba?
40. Bu Kaymakam sütü temiz bir insana benzemez ama, bu sefer bir iyi tarafına rast geldi herhalde!