Kelimeler: yoktu

Yoktu kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


21. Salâhattin Beyin ise evin semtine uğradığı yoktu.


22. Fakat söylenen pınarın hangisi olduğunu kestirmeye imkân yoktu.


23. Kadın ertesi gün geldiği zaman, kızı yanında yoktu.


24. Karanlık odada en küçük bir hareket bile yoktu.


25. Muazzez: Buna da lüzum yoktu, her şeyi biliyor!


26. Muhakkak ki, Edremitte ondan çok zeytini olan yoktu.


27. Sanki tabiatta bu anda müstakil hiçbir şey yoktu.


28. Sonra ortada kimseye bir kötülük yapıldığı da yoktu.


29. Yalnız hep bu yatakların kenarında duran bohçaları yoktu.


30. Candarmaya hacet yoktu beyim, zati ben de size geliyordum!


31. Fakat karısından işe yarar bir cevap almak imkânı yoktu.


32. Fakat Yusuf un bu tarafta bir şey gördüğü yoktu.


33. Muazzezin ve Yusuf un satacak başka malları da yoktu.


34. Dimağında, bu anda, hayvanların ter kokusundan başka bir şey yoktu...


35. Esmer yüzünde manasız bir yorgunluk ifadesinden başka bir şey yoktu.


36. O halde bunlarla zihin yormaya şimdi de hiç hacet yoktu.


37. Yusuf un camiyle, namazla, din ve imanla pek alışverişi yoktu.


38. Bir bakır sahanın dibide bir parçacık kıymadan başka bir şey yoktu.


39. Bu daha çok bir tehdide benziyordu ve sarih bir manası yoktu.


40. Bu yüzde vazifesini yapmış bir insanın sükûnetinden başka bir şey yoktu.