Kelimeler: kaplayan

Kaplayan kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


1. Bu sefer canlılığını hafif kımıldanışlarla ve her mevcudu bir tül gibi kaplayan hayat dolu bir nefesle meydana vuruyordu.


2. Gökyüzünü kaplayan ve güneşi örten bulutlar karşıdaki dağların tepelerine kadar uzanıp orada sis halinde yerleşiyor ve ovanın üzerinde gitgide yükseliyordu.


3. Gölgesi bütün meydanı kaplayan büyük çınar hiç durmadan hışıldar; biraz ilerde, Karpuzoğullarımn büyük konaklarının damındaki leylek, yavrularına uçmak öğretmek ister ve garip takırtılar çıkarırdı.


4. Yüzlerini kaplayan şaşkın bir tebessümle karılarına, analarına veda eden erkeklerin arkasından bütün evdekiler dövünüyor, ağlıyor ve nereye gideceklerini düşünüyorlarmış gibi kendilerine metin olmalarını tavsiye eden erkeklerin birdenbire gözleri bağlandı sanarak, onlara karşı, daha ziyade bir çocuk için hissedilen bir merhamet duyuyorlardı.