Kelimeler: yusuf
Yusuf kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?
381. Yusuf da ona bakıyor ve idarenin titrek ışığı vuran yüzünde yer yer ürpermeler oluyordu.
382. Yusuf susmuştu, bu işlerde bir sakatlık olduğunu hissediyor, fakat kaynanasına verecek bir cevap bulamıyordu.
383. Yusuf un başı döner gibi oldu, gözlerini kapadı, iskemleyi yakaladı ve el yordamıyla oturdu.
384. Yusuf un çehresi bu anda aynen o akşam kendisine anladım dediği zamanki ifadeyi almıştı.
385. Yusuf un içi bu adama karşı duyduğu sonsuz bir merhamet ve sevgi hissiyle ezildi.
386. Yusuf yavaşça gocuğundan sıyrıldı, karısının her tarafını sardı ve onu bir ağacın altına yatırdı.
387. Alevi köyünde Yusuf la konuşurken söylediği gibi, bir çift atla bir yaylı araba almayı düşündü.
388. Başka yollardan yürümeli idi; fakat böyle ustalıklı sözleri Yusuf zihninin sükûnetle çalıştığı zamanlarda bile yapamazdı.
389. Bilhassa Yusuf un yaralanması ve Kübra ile annesinin Kaymakamlara taşınmaları onları daha çabuk olmaya şevketti.
390. Biz belayı Yusuf un başına sardıralım derken, kahpenin kızı mostrayı meydana vurdu, ne edeceğimi şaşırdım.
391. Bu konuşma sırasında Yusuf, sokak kapısının yanında ayakkabılarını giymeye uğraşıyor, Muazzez de yanında, ayakta duruyordu.
392. Daha ayakkabılarını çıkarırken karısı onun omzundan tutarak: Bey, Yusuf u, Muazzezi gördün mü?
393. Eğer fena bir şey yapıyorlarsa bunun mesuliyeti daha ziyade Yusuf a, hatta merhum kocasına aitti.
394. Fakat bu ut derslerini Yusuf pek az sonra birdenbire kestirdi, sebebini de söylemek lüzumunu duymadı.
395. Gitgide artan kar, Yusuf un kalpağına, saçlarına hatta kirpiklerine yapışıyor ve tatlı bir soğukluk veriyordu.
396. Kaşlarının çatıklığı ile garip bir tezat teşkil eden bu gülüş, Yusuf a tamamen yabancı geldi.
397. Muazzez her şeyin aslını öğrenmek istiyor, fakat biraz olsun iyileşmeden Yusuf a sormaya cesaret edemiyordu.
398. Muazzezin varlığı Yusuf için büyük, boşlukları dolduracak mahiyette bir şey değildi, fakat onun yokluğu müthişti.
399. Muazzez o akşam, bilinmez bir hissin tesiri altında, kocasının boynuna sarılarak: Yusuf, ben senden korkuyorum!
400. O gene bildiğini okuyacak ve Yusuf un uzun süren yokluğu ona hareketlerinde daima serbestlik verecekti.