Kelimeler: vermeye

Vermeye kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


1. Anneme de daha şimdiden hediyeler filan vermeye başladılar.


2. Al öyleyse, ben de seni bulup malını geri vermeye geldim.


3. Salâhattin Bey odasına gidince uzun uzun düşünerek bu iki günün vukuatını birbirine bağlamaya, onlara mana vermeye çalıştı.


4. Bu insan başkasına, hatta bir iyilik yapacak olsa bile bunu böyle bir tebessümle evvelden haber vermeye hiç lüzum yoktu.


5. Lif ve sabun tedarikinden, müezzine haber vermeye kadar her şeye Hasip Efendi koşuyor, bir taraftan da kadınları susturmaya uğraşıyordu.