Kelimeler: sesi

Sesi kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


1. Sesi hafif ve ürkek çıkıyordu.


2. Bu aralık aşağıdan Muazzezin sesi duyuldu:


3. Yolu yalnız arabanın çıngırağının sesi dolduruyordu.


4. Yusuf un sesi dümdüz ve sertti.


5. Bu sırada merdivenlerde bir ayak sesi duydu.


6. Neden sonra içerden bir ayak sesi geldi.


7. Keskin ve gür bir sesi, kandırıcı bir mantığı vardı.


8. Bağda dolaşanlar tahta kapının alt ucunun yerde sürünerek çıkardığı sesi duymuşlar, bu tarafa bakıyorlardı.


9. Uzun ve beyaz bıyıklarını oynata oynata bir köşede Rumca muhabbet eden Giritlilerin sesi buradan duyuluyordu.


10. Ilık bir yaz gecesinde, çıngıraklarının sesi ağustos böceği feryatlarına karışan bir yaylı ile yaptıkları yolculuğu hatırladı.


11. Dışarda yağmur damlalarının boğuk sesi arasında bir ayak tıpırtısı peyda oldu, kapıya yaklaştı ve hızlı hızlı vurdu.


12. Ocakta çorba pişirmeye çalışan kadının tıpırtısından başka bir ses yoktu; bir de toprak dama düşen yağmur damlalannm boğuk sesi...


13. Yusuf bahçeden taşlığa geçilen kapıyı açar açmaz, yüzüne ılık bir hava ile beraber hafiften gelen bir ud sesi çarptı.


14. Her gittiği yerde karısının güler yüzlü, cıvıldayan çocuk sesi onu takip ediyor ve yüzünü, rüya görenlere mahsus tatlı bir gülümseme kaplıyordu.


15. Bütün bunlar: Tabancanın çıkıp, havaya sıkılması ve sonra Aliye doğru uzanması bir nefes alımı kadar bir zamanda olmuştu ve birçokları ancak silah sesi üzerine başlarını o tarafa çevirdiler.


16. O kadar derin bir uykudaydı ki, ne, saatte bir koğuşa girip nöbet değiştiren candarmaların gürültüsü, ne de dışarda, kapının önünde dolaşan nöbetçinin, sokağın taşlarında çın çın öten, nalçalı ayakkabılarının sesi onu uyandıramıyordu.