Kelimeler: sarılan

Sarılan kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


1. Genç kadın cevap vermedi, kocasına sarılan kolları onu sıkmaya çalıştı.


2. Biraz sonra, gocuğuna sıkıca sarılan Yusuf, atını dört nala kaldırmış, Edremite dönüyordu.


3. Başka türlü olsa kendini bu kadar kaybetmez, dalgın gözleri, zaman zaman kocasına iliştikçe böyle çırpınmaz ve Yusuf a sarılan kolları bu kadar hummalı titremezdi.


4. Bu kafileyi akşam üzeri yorgun argın, kuzuların ipine sarılan bir demet ot omuzlarda, uzun ve taze kesilmiş değnekler elde kasabaya giderken görmek ömür olurdu.


5. İçleri zaman zaman parlayan ve etrafındaki canlı cansız her şeye, bırakmak istemezmiş gibi sarılan bu gözlerden, şimdi soluk bir renk almış olan yanaklara doğru, birkaç damla yaş süzüldü.


6. Bekirin bu işten vazgeçmeyip bilakis daha fazla üstüne düşmesi, ondaki bu arzunun geçici bir heves olmadığını gösteriyordu, Bu kadar kuvvetle bir şeye sarılan bir adamın, zamanla kendini ıslah etmesi, hiç de olmayacak şey değildi.