Kelimeler: sırma

Sırma kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


1. Örgülerin uçları biraz çözülmüş ve kumral saçlar bir sırma püskül gibi dağılmıştı.


2. Alinin kavuniçi zifirden dikilmiş yakalıksız firenk gömleği ve bir kenarı ceketinin yan cebinden sarkan sırma işlemeli çevresi bugüne mahsus lükslerdendi.


3. Perdeler sırma işlemeli yağlıklar ile bağlandı, kapının karşısına gelen duvarın kenarına bir konsol, bir ayna, bir masa saati ve iki karpuzlu lamba kondu.


4. Karşıda, perdeleri tamamen İnik olan pencerelerin önünde, bütün duvar boyunca uzanan, üzerime halı döşeli alçak bir sedir, ve sedirin köşelerinde pazen yüzlü minderlerle yastıklar, yastıkların üzerinde ise fiyonk yapılmış sırma işlemeli yağlıklar vardı.