Kelimeler: gelen

Gelen kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


1. Elinden gelen her şeyi yap, onu bana ısındır!!


2. Merdivenin üst başında Önlerine ilk gelen odaya girdiler.


3. Arkadan gelen dört candarma, yamçılarına bürünmüş ve martinlerini sırtlarına çaprazlama asmışlardı.


4. Evde kapanıp düşünmekten bunalacak hale gelen Muaz- zez de bundan memnundu.


5. Genç kız, onun gitmekteki acelesini seyrederken, birdenbire içinden gelen bir teessürle:


6. İçerden gelen feryatları duydukça dişlerini sıkıyor, fakat bir türlü oradan ayrılamıyordu.


7. Salâhattin Bey de, hariçten kulağına gelen bu havadislerle iktifaya mecbur oluyordu.


8. Yusuf un cevap vermesini beklemeden aklına gelen başka bir şeyi soruyor,


9. Küçük bir testi içinde gelen rakıdan birazını bir toprak tasa dökerek içti.


10. Odanın öbür başına kaçıp sofaya doğru baktım: Sırıtıp gelen Şakir Beyi gördüm...


11. Şahindenin ilk aklına gelen şey, Salâhattin Beye bir şey olması ihtimali idi.


12. Kenarlara dizilmiş olan ağaç kütüklerinin üzerinde kasabanın ileri gelen delikanlılarının hemen hepsi mevki almıştı.


13. Ah, onun gittiği yere bakınca, birkaç kişi ile birlikte gelen Şakir ile Hacı Etemi gördü.


14. Bu sırada muhayyilesi onu başka bir geceye, şimdi kendisine asırlarca uzak gelen bir zamana götürdü.


15. Dışarda yağmur biraz daha artmıştı ve tavandan gelen boğuk sesler daha hızlanmış ve daha çabuklaşmıştı.


16. Yusuf a asırlar kadar uzun gelen bir saniyeden sonra, yanıbaşından ve yerden doğru, bir fısıltı duyuldu:


17. Bu sırada Balkan Harbinde yaralanıp tebdilihava için babasının yanına, Edremite gelen bir doktor yüzbaşısına kendini muayene ettirdi.


18. Çünkü bakışları ne zaman karşılaşsa ilk akıllarına gelen şey müşterek felaketleri oluyor ve ikisinin de gözleri yaşarıyordu.


19. Yusuf silkindi ve yerdekine iki tekme daha savurdu, fakat derhal koşup gelen Muazzezde Ali kendisini çekip götürdüler.


20. Akşam üzerine doğru çıkan ve denizden gelen rüzgâr hiç artmamış olduğu halde, şimdi gündüzkünden daha çok belli idi.