Kelimeler: gözlerinin

Gözlerinin kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


1. Gözlerinin etrafı çürük ve yorgundu.


2. Ellerini gözlerinin üstüne kapayarak arka üstü yattı.


3. Yusuf ağır ağır, karşısındakinin gözlerinin içine baka baka:


4. Gözlerinin önü sisleniyor ve kirpiklerinin arasından önündeki masayı görüyordu.


5. Gözlerinin altı şişmiş, yanakları sarkmış, yüzü daima yorgun bir ifade almıştı...


6. Gözlerinin içi, uzun müddet açlık çekenlerde görülen bir parlaklıkla, kinle etrafa bakıyordu.


7. Hoca, çocuğun aklına ve gözlerinin önüne gelince dudakları elinde olmayarak bir büküldü.


8. Genç kızın iri gözlerinin içi ateş gibi yanıyor, dudaklarının kenarı, tokat yemiş gibi titriyordu.


9. Şahindenin gitgide bir yılan gibi parlamaya başlayan gözlerinin kamçısı hiç Yusuf un üzerinden eksilmeyecek miydi?


10. Yalnız, gözlerinin bir kısmını meydanda bırakan gozkapakları, bu sakin uyku manzarasına korkunç bir mahiyet veriyordu.


11. Yusuf bir aralık yan gözle İhsana bakınca onun gözlerinin de kendininkiler gibi yaşarmış olduğunu gördü.


12. Hangi kuvvetten emir aldığını bilemediği muhayyilesi o zaman faaliyetini büsbütün artırıyor ve bazı ihtimallerin levhalarını, Yusuf u bitap bir hale getirinceye kadar, onun gözlerinin önünden çekmiyordu.


13. Yusuf eliyle, rahatsız olmamasını işaret ederek sessizce yukarı çıkmak istedi, fakat yerde bir hasırın üzerine serili yatakların yanından geçerken Kübranın iri ve parlak gözlerinin kendisine baktığını farketti.