Kelimeler: başına

Başına kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


1. Kızım, aklını başına topla!


2. Artık hayatta tek başına idi.


3. Belayı bu delikanlının başına sardıramadık.


4. Kızım, Kübra; sen başına gelenleri söyle!


5. Ama sen kendin sardın başına bu derdi.


6. Şahinde başına bir yeldirme aldı, Şimdi gelirim!


7. Taşlığın öbür başına, bahçe kapısına doğru yürüdü.


8. Kazdığı çukurun başına çömelerek kucağındaki ölüyü koklamaya başladı.


9. Sen yalnız aklını başına topla ve hiç itidalini kaybetme.


10. Koskoca kaymakam tek başına köye gitmeyi isteyince diyecek laf kalmıyordu.


11. Ud çalan adam çalgısını yanı başına bırakarak kapıyı gözlemeye başladı.


12. O, şimdi bir kadın gibi düşünüyor, dertlerine tek başına çareler arıyordu.


13. Matemini ortaya vurmadan tek başına yüklenecek ve yeni bir hayata doğru yürüyecekti.


14. Odanın öbür başına kaçıp sofaya doğru baktım: Sırıtıp gelen Şakir Beyi gördüm...


15. Orada asılı duran kaşık torbasından bir tahta kaşık alarak soğuk tencerenin başına oturdu.


16. Yusuf lokanta masasına benzeyen ve dokundukça sallanan masanın başına geçti, Salâhattin Bey ona:


17. Daha doğrusu tek başına ayakta durmaya ve kendinden başka iki kişiyi de tutmaya mecburdu.


18. Biz belayı Yusuf un başına sardıralım derken, kahpenin kızı mostrayı meydana vurdu, ne edeceğimi şaşırdım.


19. Yusuf, başına kalpak yerine kırmızı bir fes, ayaklarına tulumbacı pabucu yerine yanları lastikli bir potin giydi.


20. Boş sofranın başına, kendisine nispet verir gibi alaycı gözlerle bakan annesinin karşısına, tekrar oturmak ona pek acı geldi.