Kelimeler: öbür

Öbür kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


1. Yarın öbür gün geçer.


2. Bağ, Cennetayağının ta öbür başındaydı.


3. Öbür işi temizlemezsek başımıza gelmedik bela kalmaz.


4. Taşlığın öbür başına, bahçe kapısına doğru yürüdü.


5. Bu sırada yolun öbür ucundaki bağda dolaşanları gördü.


6. Yusuf idareyi öbür eline alarak Muazzezi kolundan tuttu:


7. Odanın öbür başına kaçıp sofaya doğru baktım: Sırıtıp gelen Şakir Beyi gördüm...


8. Yarın, öbür gün anam gidip isteyecek, nişanı, düğünü de gene onlar konuşacak...


9. Muazzezi bırakan candarma zabiti bir eliyle kalpağını düzeltiyor, öbür eliyle de yakasının çengelini takıyordu.


10. Kaymakam sual sorarken bir elini kaldırıp işaretler yapıyor, öbür elinin parmakları ile de masayı tıkırdatıyordu.


11. Yarın öbür gün düşman zırhlılarının Edremit körfezine girmesi ve belki de kasabayı bombardıman etmesi mümkündü.


12. Kendisini yine şaşırtacak kadar kısa bir zamanda Havrana geldi ve şehre girmeden, mezarlığın kenarından dolaşarak, çayın öbür yakasına geçti.


13. Yumruğunu vurmak için öbür elini kaldırdı, birden iki eli de havaya kalktı, bir inilti çıkardı, sallandı ve arka üstü yere yıkıldı.


14. Bu sırada Ali, odanın öbür ucunda yere diz çökmüş, önünde küçük bir rahle, beş numara bir lambanın ışığı altında, veresiye defterlerini temize çekiyordu.


15. Öteki bu sefer tahta merdivenleri atlayarak indi ve meh- taptan aydınlanan avlunun öbür başındaki odalardan birine girerek elinde bir çıra ile geri geldi.