Kelimeler: yavaş

Yavaş kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


1. Sen de yavaş yavaş yola gelirsin.


2. Sonra yavaş yavaş eski donukluğuna döndü.


3. Yavaş yavaş odanın bir köşesine çekildi.


4. Ne de olsa insan yavaş yavaş alışıyordu.


5. Biliyorum, canın sıkılacak, fakat insan yavaş yavaş alışır.


6. Şakir bu sözlerin manasını düşünerek yavaş yavaş dışarı çıktı.


7. Yavaş yavaş bütün vücuduna bir hissizlik, bir donukluk yayılıyordu.


8. Yavaş yavaş kasabanın dışına kadar uzanarak Büyükçayın kenarına geldi.


9. Yusuf ta yavaş yavaş yabancılık kayboluyor ve etrafına katışmak temayülleri beliriyordu.


10. Muazzez yavaş bir sesle:


11. Yavaş bir sesle, sadece:


12. Şahinde eliyle yavaş yavaş onun dizine vurarak ve sallanarak: Beni dinle, kızım!


13. İlk günlerde biraz şaşıran Muazzez, yavaş yavaş kör bir gevşekliğin içine kendini bırakıyordu.


14. Yavaş yavaş, gözleri alıştıkça, arka taraftaki keçelerin arasına sokulmuş bir şekil fark etti.


15. Yavaş yavaş zeytin ağaçları azalmış ve yolun kenarında tek tük çınarlar belirmeye başlamıştı.


16. Yusuf yavaş yavaş yürüyen bu ışığa ve bu gölgelere bakarak oturduğu yerde uyudu.


17. Boğuk ve yavaş bir sesle:


18. Elinden yazı yazmak geliyor, ilk zamanlar ben söylerim, sen yazarsın, sonra yavaş yavaş alışırsın.


19. Hatta yavaş yavaş etrafından ne kadar ayrı olduğunu, ne kadar uzak olduğunu hissetmeye başladı.


20. Yavaş yavaş başka türlü düşünmeye ve kendi kendine sormaya başladı: Bu kadar ısrarın manası neydi?