Kelimeler: yanına
Yanına kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?
21. Kenarda dizilip, gözleriyle kendini takip eden birçok insanın önünden geçerek meydandaki caminin yanına kadar geldi.
22. İhtiyar Rumelili hizmetçi bir haftadan beri gelininin yanına gitmişti, fakat evde Kübra ile anasının bulunması lazımdı.
23. Burada evin bahçe duvarına bir kapı açtırmış ve bahçedeki dut ağacının yanına ahır kılıklı bir yer yaptırmıştı.
24. Bu sırada Balkan Harbinde yaralanıp tebdilihava için babasının yanına, Edremite gelen bir doktor yüzbaşısına kendini muayene ettirdi.
25. Doktor, ölülerin üstüne yorganı tekrar çekerek çocuğun yanına geldi, kopuk parmağı tamamen kesti ve eh yıkamaya, sarmağa başladı.
26. Hasip Efendi yerinden kalkıp Yusuf un yanına gelerek masasının üstündeki kamış kalemi aldı, açtı, tırnağına bastırıp denedikten sonra:
27. O zaman Hacı Etem elini ceketinin sağ cebine atarak bir küçük torba daha aldı, masanın üstüne, diğerinin yanına bıraktı.
28. Yusuf elinin yanına düşen bu iki halkayı parmaklarının arasında ezdi, büktü, sonra ufak bir külçe halinde odanın bir köşesine fırlattı.
29. Bazı akşamlar kollarında bileziklerini şakırdatarak eve dönen Şahindenin sesini duyunca, Yusuf un midesi bulanır gibi oluyor ve Muazzezi yanına çağırarak aşağı bırakmıyordu.
30. Birkaç kere, gündüzleri, yukarı kata, Muazzezin yanına çıkmış, yapayalnız bir odada bir mindere yüzükoyun yatarak düşünen genç kızla bir iki laf etmek istemişti.
31. İhsan, onu yanına alıp Soğuktulumba yolundaki bir hana götürdü, yarım saat içinde pazarlığını filan yaparak beş buçuk altına güzel ve beyaz bir at aldı.
32. Kimbilir, damat belki çok hayırlı çıkar da beni de yanına alır, ben de el evinde çalışacağıma, kızımla damadıma saçımı süpürge ederim; onların çocuklarına bakarım!
33. Hâlâ Yusuf a karşı içinde biraz korku besleyen Muazzez, böyle zamanlarda ona sessizce yaklaşır, yanına oturarak kocasının yüzüne merak ve biraz da endişe ile bakardı.
34. Tam bu sırada içeri giren bir müşteri Aliden Tosya pirinci istedi- Müşteriyi savdıktan sonra Yusuf un yanına gelen Ali, onun tekrar kendini topladığını fark etti.
35. Çavuş tekrar gülümsedi ve masanın üstündeki torbacıkları ceketinin iç cebine yerleştirdi; elinde tuttuğu Browning tabancayı da, çekmecelerden birini çekerek, oradaki kâğıtların üstüne bıraktı ve gözü kilitleyip anahtarı yanına aldı.
36. Son vakalardan evvel, Şakir Beyin kendisini ısrarla istediği ve reddedileceğini aklına getirmediği sıralarda, bu evde yine böyle candan karşılanıyor, hanım tarafından öpülüp yanına oturtuluyor, her ziyaretten bir hediye ile ayrılıyordu.