Kelimeler: manalı
Manalı kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?
1. İzzet Bey başını çevirerek manalı bir tavırla:
2. Bir kere Şakir, babasına gözleriyle çıkanları gösterip manalı manalı gülerken Muazzez bu bakışı yakaladı, fakat bir şey anlamadı.
3. Hacı Etem hafifçe tebessüm etti ve karşısındakine manalı gözlerle bakarak:
4. Halbuki bu yüzden evlerinde o yıpratıcı üzüntüler görülmez olmuş, Yusuf Şahindenin manalı ve Muazzezin mahzun bakışlarından kurtulmuştu.
5. İhtimal cevap da veriyor ve Sarı Hafız bunun için ara sıra böyle daha ateşli, daha manalı haykırıyordu.
6. Babası sağken bile memurların manalı fakat çekingen tavırlarından sinirlendiği halde, şimdi onların, sarih bir ehemmiyet vermeyiş ve küçük görüş halini alan, hatta bazen alay etmek derecelerine varan muamelelerine tahammül etmeye mecbur kalıyordu.