Kelimeler: münasip

Münasip kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


1. Bu işi ben de münasip bulurum.


2. dediği bu baba oğulu mahvetmek için daha münasip bir vesile zuhur edemezdi.


3. Bunların nazarında kızlara bulunacak en iyi ve münasip koca gene bu eşraf züğürtü serseriler, bu müflis ayyaşlardı.


4. Bayramda Şakir le ikisi arasında cereyan eden hadiseyi de bir parça bildiği için, Yusuf un bu işten haberi olmasını şimdilik münasip bulmadı.


5. Salâhattin Bey dünya ile alakasını böyle erken kesmese ve hayata daha şimdiden biraz yabancı olmaya başlamasaydı, belki başka bir yere naklini ister, kızına orada münasip bir kısmet arardı.


6. Birdenbire evin içini saadetiyle dolduruveren, ince vücudu ve pembe yüzüyle babasını kapıdan karşılayarak onu bu yaşlı demlerinde bir gençlik havası içine atan kızını daha münasip bir yaşayış içinde bırakıp gitmek emelinde idi.