Kelimeler: gelmiş
Gelmiş kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?
1. Birdenbire aklına gelmiş gibi:
2. Anne, Yusuf gelmiş, baksana, hayvanı bahçede...
3. Buraya gelmiş olduğuna şu anda müthiş pişmandı.
4. Yusuf bir yaylıya binip gelmiş, kızı almış.
5. Yusuf onunla karşı karşıya gelmiş kadar heyecanlandı.
6. Ali, daha erkenden gelmiş ve bir köşeye oturmuştu.
7. Yaz adamakıllı gelmiş, Edremit gündüzleri tamamen boşalmaya başlamıştı.
8. Bu sırada dükkânın önüne gelmiş ve Ali, onu görmüştü.
9. Yusuf Ağabeyim gelmiş, babama bir şey mi oldu acaba?
10. Bir müddet evvel Alinin annesi Muazzeze görücü gelmiş, düşünelim, cevabını almıştı.
11. Kapının kapandığını duyunca aklına bir şey gelmiş gibi telaşla başını çevirdi:
12. Hayat bu derece manasız ve insan dünyaya boş durmak için gelmiş olamazdı.
13. Merhum babanın geride bıraktığı aile aç mıdır, tok mudur, diye sormaya gelmiş...
14. Bir şeydir başımıza gelmiş, kader böyleymiş deyip çekeceğiz, herhalde sonunda bir hayır vardır.
15. Yusuf, bunların Çineli olduğunu öğrenince bir akrabasına rast gelmiş, Aydın ve Nazilli taraflarına dönmüş gibi oldu.
16. Hürriyet ilanının, İtalyan, Balkan harplerinin tesirleri buraya muayyen bir müddet geçtikten sonra gelmiş, askerler sessizce gidip, ölmeyenler yine sessizce dönmüşlerdi.
17. Nedense evde kalmak ona birdenbire manasız gelmiş, Şahindenin yanında oturmak, inanamadığı, fakat itiraz da edemediği sözler dinlemek onu boğacak kadar sıkmıştı...
18. Derhal bulduğu bu yalana kendisi de inanmış gibi içi cız etti ve hakikaten Yusufun buraya babasına ait fena bir haberle gelmiş olmasından korktu.
19. Bu böyle gelmiş, böyle gidiyor ve kasabanın başında bulunanların aklı bile, hürriyete ve onun getirdiği birkaç müsavat fikrine rağmen, Hilmi Beyin oğlunun sahiden hapsedilebileceğini kabul etmiyordu.