Kelimeler: gürültü

Gürültü kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


1. Her taraftan yükselen bir gürültü adeta kulakları sağır ediyordu.


2. Bu ne gürültü yahu, sessiz sedasız bir iş yapmak bilmez misin sen?


3. Kaldırımlarda müthiş bir gürültü çıkararak ilerleyen yaysız arabada adamakıllı sarsılarak Çayiçini ve Bayram Yerini geçti; evine geldi.


4. Tahta köprü iki tarafta taş rıhtımlara dayanıyor ve köpürerek gelen çamurlu sular bu rıhtımın önünde gürültü bir anafor yapıyordu.


5. Biraz sonra odayı muntazam nefes sesleri doldurmaya başladı ve o zaman Yusuf, gürültü çıkarmamaya gayret ederek, doğruldu, ayaklarının ucuna basarak dışarı çıktı.


6. Diğer şahitler, bu meyanda karakolda ifade veren ilk dört şahit, bir şeyden haberleri olmadığını, o gece herkesin coşup havaya silah attığını ve bu gürültü arasında Aliye kimin kurşunu değdiğini kestiremeyeceklerini ileri sürdüler.