Kelimeler: gözü
Gözü kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?
1. Yeni Kaymakamm gözü sendedir.
2. Gözü, kapıda duran Yusuf a ilişince, bütün vücudu sarsıldı.
3. Bu aralık Şakirin gözü birdenbire, kendisinden beş altı adım ötede oturan Aliye ilişti.
4. Şahinde kızının yüzü gözü açık olarak şehirden geçmeyeceğine memnun olmakla beraber, daha çok şaşırdı.
5. Başı biraz sağa eğildi ve gözü namlunun hizasına gelince iki defa arka arkaya tetiği çekti.
6. Bazen gözü pencereden Kuyucak tarafına ilişiyor, hemen kendisine bir durgunluk geliyor, çocuğu kucağından yere bırakarak düşünmeye başlıyordu.
7. Onu hariçte bir mevcut, yabancı ve başka bir insan olarak düşünmüyor, kendinin bir parçası; kolu, gözü ve yüreği olarak tasavvur ediyordu.
8. Çavuş tekrar gülümsedi ve masanın üstündeki torbacıkları ceketinin iç cebine yerleştirdi; elinde tuttuğu Browning tabancayı da, çekmecelerden birini çekerek, oradaki kâğıtların üstüne bıraktı ve gözü kilitleyip anahtarı yanına aldı.
9. Hele gözü Yusuf un kalem tutan başparmaksız sağ eline ilişince bu kadar komik bir manzaraya tahammül edilemeyeceğini belli eden bir gülüşle yüzü yayılmış, sarı fakat muntazam dişleri meydana çıkmıştı.
10. Şahinde de bütün dırıltısına rağmen bu işten pek şikâyetçi değildi: Muazzezi her zaman Yusuf a bırakıp istediği gibi gezebiliyor, kızı her yere götürüp başına dert etmek veya evde bırakıp gözü arkada kalmak gibi sıkıntılardan kurtuluyordu.