Kelimeler: eski
Eski kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?
1. Yusuf un arkadaşları hep eski arkadaşlar, mahalle hep eski mahalle, bulgur değirmeni eski değirmen ve onu çeviren kadınlar hep eski kadınlardı.
2. Bu eski bir adetti.
3. Eski Yusufa çok alışmıştı.
4. Güneş eski sıcaklığını kaybetmeye başlamıştı.
5. Yanaklarının eski pembeliği hiç kalmamıştı.
6. HayvanGenç kadın tekrar eski haline döndü.
7. Kaymakamm evi eski sessizliğini muhafaza ediyordu.
8. Sonra yavaş yavaş eski donukluğuna döndü.
9. Yusuf gene eski yerine gidip oturdu.
10. Eski ahbaplar her gidişimde seni sorar dururlar.
11. Hayat umulduğundan daha çabuk eski halini aldı.
12. Karısını tekrar eski haline getireceğinden hâlâ ümidini kesmemişti.
13. Eski hiddeti geçmiş, yerini, kötürüm eden bir teessüre bırakmıştı.
14. Avukat Hulusi Bey de eski itirazlarında o kadar ısrar etmiyor:
15. İlk günlerde eski tanıdıklarına, mahalle komşularına kadar uzanan ziyaretler genişledi.
16. Hepsi şehrin eski ve itibarlı ailelerinden oldukları için, bugün kibar düşkünü bile olsalar, eski nüfuzlarını devam ettirmek isterler, bunda bir dereceye kadar da muvaffak olurlardı.
17. Bu Hilmi Bey, Edremitin eski eşraf ailelerinden birine mensup, kibarca bir adamdı.
18. Eski hıncını filan bir tarafa bırak, bu işte bir fenalık görüyorsan söyle.
19. Kısa ve belirsiz nefesler alarak uyuyan bu çehre, yine eski Muazzezin çehresiydi.
20. Kaymakam elini Yusuf un omzuna koyarak: Eski Kaymakam babandı, ben de ağabeyin sayılırım.