Kelimeler: boğuk
Boğuk kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?
1. Kadın Kaymakama doğru boynunu uzatmış, boğuk boğuk:
2. Boğuk ve yavaş bir sesle:
3. Biraz boğuk, fakat sakin bir sesle:
4. Kapıya geldiği sırada babasının boğuk bir sesle:
5. Gece yarısına doğru Şahinde yanı başındaki yatakta boğuk öksürükler duyarak uyandı:
6. Bir inilti cevap verdi ve Şahinde sofradan idareyi almaya giderken kocası boğuk bir sesle:
7. Dışarda yağmur biraz daha artmıştı ve tavandan gelen boğuk sesler daha hızlanmış ve daha çabuklaşmıştı.
8. Dışarda yağmur damlalarının boğuk sesi arasında bir ayak tıpırtısı peyda oldu, kapıya yaklaştı ve hızlı hızlı vurdu.
9. Bazı geceler zavallı adam yatakta inlemeye, boğuk boğuk nefes almaya ve eliyle kalbini tutarak öksürmeye başlayınca Şahinde yarı uyku halinde kolonya şişesini uzatıyor, yahut, daha ağır hallerde, Askeriye doktorunun verdiği ilaçtan bir kaşık içiriyor veya lokman ruhu koklatıyordu.
10. Ocakta çorba pişirmeye çalışan kadının tıpırtısından başka bir ses yoktu; bir de toprak dama düşen yağmur damlalannm boğuk sesi...