Kelimeler: başını

Başını kelimesi cümle içinde nasıl kullanılır?


41. Başını kocasının dizine koydu ve fasılalı olarak hıçkırmakta devam etti...


42. içindeki bütün yıkıntılara, bütün kederlere rağmen başını yere eğmek istemiyordu.


43. Kübra yavaşça, başını bile kaldırmadan: Yazık olur, Muazzezi onlara vermeyin!


44. Yusuf bu mesele üzerinde fazla konuşmaktan sıkılıyormuş gibi başını çevirdi.


45. Yusuf sesini çıkarmadı, başını bile çevirmedi, atları sürmekte devam etti.


46. Başını önüne eğmişti ve gözlerinden yaşlar birbiri arkasına süzülerek göğsüne damlıyordu.


47. Beyaz at sahibini görünce başını merakBu sefer atını Balıkesir tarafına sürüyordu.


48. Bunu menfi bir cevap telakki eden Hasip Efendi esefle başını sallayarak:


49. Çocuk ehemmiyet vermek istemeyen bir tavırla başını salladı ve elini uzattı:


50. Kapının kapandığını duyunca aklına bir şey gelmiş gibi telaşla başını çevirdi:


51. dedi ve sonra başını sallayarak ilave etti:


52. Sonra tabancayı cebine yerleştirerek başını sol tarafa çevirdi, hafif bir sesle:


53. Yukarıçarşıdan geçerken, Avukat Hulusi Bey, yazıhanesinin penceresinden başını uzatıp onu çağırdı.


54. Başını çevirerek Muazzezi çağırmak, dışarısını onunla birlikte seyretmek istedi, fakat genç kadın başını yastığa gömmüş, sağ elini yanağının altına koymuş, bir çocuk gibi mışıl mışıl uyuyordu.


55. Yan taraf perdelerinden birini açıp başını içeri uzatınca evvela hiçbir şey seçemedi.


56. Ali kurşunları yiyince başını geri atmış ve oturduğu kütükten aşağı, toprağın üstüne süzülüvermişti.


57. Babasının başını eliyle biraz kaldırdı ve mantarını dişiyle çıkardığı şişeyi onun burnuna yaklaştırdı.


58. Bir aralık başını yavaşça sol taraftaki pencerenin kenarına dayadı ve derhal kendinden geçti.


59. Kolunu pencerenin kenarına dayamış ve başını, yorgunluktan bitkin bir halde, onun üstüne yatırmıştı.


60. Sonra başını ona doğru uzatarak ilave etti: Ben buralara kadar keyfimden mi geldim?